Hadi yurtdışındaki insanları geçtim. Haberturk pazarlama departmanı ya da yöneticileri, herneyse, gerçekten Fatih Altaylı'nın 15 yaşındayken babasından araba kaçırma hikayesini okumak için kalkıp bayiden gazeteyi alacağını mı düşünüyor acaba Türkiye'deki insanların. Eğer buna gerçekten inanıyorlarsa, o fikrin çıktığı masanın etrafında olmayı gerçekten çok isterdim.
Bu arada gazetelerin internet siteleri, internet sitesi gibi olmak zorunda diye birsey mi var. Gerçek gazete şeklinde siteye upload edilse, sayfalarını cevirerek baksak, reklamların ulaşılabilirliğini artırıp gelirlerini artırsalar, biz okudugumuz yazarı alışık olduğumuz köşesinden alışık oldugumuz layoutla okusak fena mı olur.
3 comments:
Gazetenin ayakta kalabilmek icin para kazanmasi gerektigini ve bunu yapmak icin ya daha cok satilmasini ya da daha cok reklam almasini gerektigini hepimiz biliyoruz. Peki bu gazetelerin ayakta cok rahatlikla kalabileceklerine ve greedy yoneticilerinin manyakca para kazanma hirsiyla bu tarz oyunlar yaptiklarini gorunce su soruyu sormaz misiniz:
Benim suraya yazdigim blogu/commenti biri okuyacak diye kicim basim bin atarken, bu adamlarin halki bilgilendirme, bunca yillik birikimini insanlariyla paylasma, ulkesini daha yasanir bir yer haline getirmek acisindan entellektuel gucunu kullanma gibi kaygilari hic mi yoktur yar abbim??
heheheh heheh abi zaten fikrimizi yazarken korkuyorsak bizim işimiz çooook zor.
Yanlis anlasilmis! Heyecandan atiyor kic bash!
Post a Comment